Sorun ? Cevablayalım
21 Aralık 2011 00:00
Evlilikte sadakat(güven)

Sadakat yükümlülüğüne aykırı davranmak taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizlik yaratacak derecede ise kuşkusuz bu durumda evlilik birliğinin devamında taraflar ve varsa çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmaz.

Medeni kanunumuzun 134.üncü maddesi “(Değişik:3444 - 4b5b1988) Evlilik birliği, müşterek hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa eşlerden her biri boşanma davası açabilir.” Hükmünü içermektedir. Anılan madde diğer boşanma sebepleri yanında genel bir boşanma sebebi olan evlilik birliğinin sarsılması veya müşterek hayatın yeniden kurulamaması halini düzenlemektedir. İşte sadakat yükümlülüğü de bu genel boşanma sebebi içinde yer almaktadır.

Hayatı paylaşmaya, hastalıkta ve sağlıkta bir ömür geçirmeye karar veren çiftler, belli bir süre sonra soluğu aile mahkemelerinde alarak boşanmak istiyor. Son yıllarda özellikle büyük şehirlerimizde boşanma davaları diğer tüm davalara oranla sayı bakımından ön sıralarda yer almaya başlamış ve boşanma davalarının çoğunluğu sadakat yükümlülüğüne aykırı davranış nedenine dayandırılmıştır. Peki boşanmamak için nelere dikkat etmek gerekir. Bir başka anlatımla sadakat kriterleri nelerdir?

Yargıtay'ın 'sadakat kriterleri'ne göre eşler; Cinsel sadakat, duygusal sadakat, ekonomik sadakat, fiziksel sadakat, görsel sadakat ve sosyal sadakat yükümlülüğüne uygun davranmak zorunda.

Eşe beddua etmek, eşin cebinden habersiz para almak, aşırı derecede şans oyunu oynamak, ilgisiz davranmak, sevgilisini unutamadığını söylemek ve gittiği yeri izah edememek sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlar olarak değerlendiriliyor.

Peki eşler ne zaman sadakatsiz konumuna düşer? Hangi durumlarda boşanma kaçınılmazdır? İşte tüm bu soruların cevapları!

'Fiziksek Sadakat' yükümlülükleri;

-Başkasıyla el ele görülmek

-İstenmeyen kişilerle arkadaşlık etmek,

-İletişim araçlarıyla güven sarsıcı davranışta bulunmak

-Sevgilisi unutamadığını söylemek,

-Parklarda yabancı kişilerle oturmak,

-Gittiği yeri izah edememek,

-Eski nişanlıyla sık,sık görüşmek,

-Başkasıyla sık,sık görüşmek

'Duygusal Sadakat' yükümlülükleri;

-Küçültücü ve suçlayıcı davranmak,

-Sevgisiz, ilgisiz ve dışlayıcı davranmak

-Hakaret edici davranmak

'Ekonomik Sadakat' yükümlülükleri;

-Aşırı borçlanmak,

-Haciz gelmesine sebebiyet vermek,

-Kumar oynamak, borçlarını ödememek,

-Cebinden habersiz para almak,

-Aşırı derecede şans oyunu oynamak,

-Çalışmamak, zorla çalıştırmak, işten çıkarılmasını sağlamak ve uygunsuz işte çalışmak

Fiziksel Sadakat' yükümlülükleri;

-Dövmek, Yaralamak, Kilitlemek

-Zarar vermek

-Şiddete kalkışmak

'Görsel Sadakat' yükümlülükleri;

-Günlükteki anlatımlarını açığa vurmak

-Telefon kayıtlarını açığa vurmak

-Mesaj kayıtlarını açığa vurmak

'Sosyal Sadakat' yükümlülükleri;

-Tıbbi tedaviye götürmemek

-Zarar vermek amacıyla şikayet etmek

-Kendi isteğine uygun giyinmeye zorlamak

-Din kurallarını istismara zorlamak

-Tarikat toplantılarına katılmaya zorlamak

-Çağdaş kıyafetlere aykırı giyinmeye zorlamak

-Beddua etmek

-Muska, büyü ve fal işleri ile uğraşmaya zorlamak

Yargıtay'ın belirlediği bu kriterlere aykırı davrananlara açılan boşanma davaları yerel mahkemelerce kabul ediliyor ve temyiz edilmesi halinde de onanıyor.

Bu kriterler, aynı zamanda mutlu bir yuvanın da kilidini açıyor... Yeri gelmişken belirtmek isterim ki Sadakat yükümlülüğüne aykırı davranış geçimsizlik nedeni ve dolayısıyla bir boşanma sebebi olup belirtilen yükümlülüğün boşanma davasında verilen kararın kesinleşmesine kadar devam eder.

Kural olarak sadakat yükümlülüğüne aykırılığın açılan boşanma davasında ileri sürülmesi ve buna bağlı olarak Türk Medeni Kanunu'nun 174/2. maddesi gereğince manevi tazminat istenmesi beklenir. Ancak manevi tazminat isteğinin boşanmanın kesinleşmesinden sonra Türk Medeni Kanunu'nun 178. maddesindeki 1 yıllık süre de gözetilerek istenmesi mümkündür. ( 22.01.1988 tarihli 1986/5 esas, 1988/1 karar sayılı İçt. Bir. Kararı ). Hükmün kesinleşmesinden sonraki manevi tazminat isteği Türk Medeni Kanunu'nun 174/2. maddesinde açık olarak belirtildiği üzere "boşanmaya sebep olan olaylar" yüzünden olmalıdır.

Bunun sonucu olarak; boşanma sebebi olarak gösterilmemiş; ancak boşanmanın kesinleşmesine kadar gerçekleşmiş sadakat yükümlülüğüne aykırı bir davranışın varlığının anlaşılması durumunda; bu davranış aynı zamanda sadakatsizliğe uğrayan eşin kişilik haklarını zedeler nitelikte olduğundan; hakkı zedelenen kişinin Türk Medeni Kanunu'nun 25. ve Borçlar Kanunu'nun 49. maddesi gereğince genel hükümlere dayalı olarak genel görevli mahkemede manevi tazminat isteğinde bulunmasına da yasal bir engel yoktur.

Bu husus, 22.01.1988 tarihli, 1986/5 esas, 1988/1 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde de vurgulanmıştır. Boşanmaların yaşanmadığı bir Türkiye dileğiyle.

Kaynak : Haber MRT
Bu Makale 56 defa okunmuştur.
 
 
Yorum Ekleyin
Başlık :  *
Yorum :
Güvenlik Kodu :