Yaşadığımız yüzyılda Türkiyenin jeopolitik,stratejik konumu itibarı ile Dünyanın çekim merkezi olması konusunda Akparti iktidarının izlediği politikalar meyvesini vermeye başladı.2002 yılından itibaren tek parti iktidarı ile başlayan yükselişimiz izlenen denk bütçe politikalarının eseridir. IMF kapısında 70 cente muhtaç olduğumuz günlerden IMFe 5 milyar dolar borç verir bir ülke haline geldik. Çok yakında İstanbul Dünyanın finans ve Ticaret merkezi olacak,parmakla gösterilecektir.
Zengin vatandaş ,fakir devlet politikasını bırakıp, Güçlü devlet, mutlu vatandaş politikasını geçmemiz ise Atatürkün 10 .yıl nutkunda belirttiği Yurdumuzu, dünyanın en mamur ve medeni memleketleri seviyesine çıkaracağız sözünü başardığımızın göstergesidir.Benzin kuyrukları, hastahane kuyrukları, emekli maaş kuyrukları, ilaç kuyruklarını milletçe unutup artık evde hasta bakımını, eve maaş teslimini,eve ilaç teslimini kanıksar olduk. Bir gecede biten konutları (Gecekondu) unutup, suyu,elektriği, camisi , okulu, hastahanesi olan yerleşim yerlerini arar olduk.Mahalle arasında sokaklarda oynadığımız günleri, çamurdan yürünmez yolları, odun-kömür sobasını, elektrik kesintilerini unutup her mahallede kurulan spor tesislerini, duble yolları,her şehre uçmayı ,son model arabaları kullanır olduk.
Yurt içinde yakaladığımız bu ekonomik refah seviyesi, ile bozulan toplumsal yapının düzenlemesine geçildi. İçerdeki gücü elinde tutan toplumu ahlaki ve sosyal yönden kuşatmış olan dış mihraklar ve onların içerdeki yandaşları (masonist yapılanma) çökertildi. Siyasi uzantılarının da Ergenekon-Balyoz operasyonları ile derdest edilmesinden sonra gerçek Anadolu insanımızın bu ülkenin yönetiminde söz sahibi olması sağlandı. Bu ülke çocuklarının türban yasakları ile yüzüne kapanan üniversite kapıları sonuna kadar açıldı, laiklik savsatası ile dini elinden alınan Anadolu insanı ibadethanelerine kavuştu. Kurban kesenleri cani olarak linç eden sosyal baskı gurupları yılbaşlarında Hindileri baş köşeye yerleştirdiği ortamlar bitirildi. Toplum ve sosyal hayattaki ahlaki çöküntü (zina), aile yapısının ekonomik ve sosyal olarak , desteklenmesi ile düzeltildi. Ev kadınlarına maddi destek, çocuk yardımı, ücretsiz sağlık hizmeti, fakirlere kömür yardımı, işsizlik parası, meslek edindirme kursları ile çöken ahlaki hayat yeniden düzenlendi.
Şimdi ise son aşama olarak dış mihrakların temizlenmesi ve Türkiye üzerindeki etkilerinin sonlandırılması operasyonunu yaşıyoruz. Yıllardan beri bitirilemeyen Pkk çok yakında bitirilecek, yıllardan beri bizi maddi ve manevi olarak yıpratan içerdeki ve dışardaki düşmanlarımızın ekmeğine yağ süren bu yara kapanacaktır. Ordu, emniyet, aşiret üçgeninin nemalandığı uyuşturucu trafiğinin geçiş noktası olan bu bölgeye yakında huzur,refah ve barış gelecektir. Atatürkün Yurtta Sulh ,cihanda Sulh sözünü ağızlarına 'çiklet' yapan güç odakları, yurt dışından beslenen Pkk ya karşılık çözüm üretememiş. İşleri ,güçleri şarap mahzeni kurmak olan dış işlerindeki Monşerler ve 'Beyaz Türkler' def edilmiş, Türkiye bölgenin abisi , sözü geçen ülke konumuna getirilmiştir .Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bu ülkenin kaderini değiştirmiş, Türkiyeyi Dünyanın Ekonomik, Jeopolitik, Siyasi gücü haline getirmiştir.
2013 yılına girdiğimiz bu gün 2025 yılındaki Türkiyeye ulaşmak ümidiyle..
Yorumlar